Anasayfa > Haberler > Klasik Netflix Aksiyonu Ama Farklı Başrol! 

Klasik Netflix Aksiyonu Ama Farklı Başrol! 

Film İnceleme 3 yıl önce Klasik Netflix Aksiyonu Ama Farklı Başrol! 

20 Ağustos tarihinde Netflix’te yayınlanan ve başrollerinde hepimizin tanıdığı ünlü aktör Jason Momoa ve Dora ve Kayıp Altın Şehri, Transformers 5 filmlerinden tanıdığımız 2001 doğumlu genç oyuncu Isabela Merced bulunuyor. Film çıkış yaptığını günden itibaren ülkemiz de dahil olmak üzere dünya genelinde Netflix izlenmelerinde 1 numaraya oturdu. Çıkışından yaklaşık iki buçuk hafta geçmiş olmasına rağmen de hala yüksek sayıda izlenmelere ulaşmakta. Filmin kimlik kartı böyleydi, gelin birazda filmde neler varmış neler yokmuş onu inceleyelim.  

 

 Öncelikle filmi spoilersız inceleyeceğim o yüzden siz değerli okurlarımızın burayı okurken korkmasına gerek yok, burası “Spoilersız Güvenli Alan”. Öncelikle ilk bahsetmek istediğim nokta oyunculuk. Jason Momoa abiyi hepimiz iyi tanıyoruz. İyi kazana bir oyuncu ve bazı iyi iş çıkardığı yapımlar da var ama hayır... Bu onlardan biri değil. Jason Momoa’nın dövüş sahnelerindeki tekdüzeliği ve sanki bir kumandayla kontrol ediliyormuş gibi hareket etmesi çok rahatsız ediciydi benim açımdan. Yakın çekim, seyirciye hissi aktarması gerek sahnelerde yeterince iyi bir performans sergilemesine rağmen dövüş sahnelerini “yapmacık” göstermesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Oysa denizin altında bile dövüşmüştün abi, sana ne oldu! Neyse, bir diğer başrol Isabela Merced’e geçelim.  Bu yapıma kadar içerisinde bulunduğu bütün yapımlarda küçük kız rolünde bulunmuştu kendisi. Bu filmde de öyle olacağını düşünmüştüm ama hayır. Gerçekten iyi bir aksiyon yıldızı doğuyor gibi gözüküyor. Gerek dövüş sahnelerindeki doğallığı olsun gerek kovalama sahneleri olsun gerçekten de bize sahneyi hissettirdi. Yan rollerdeki oyunculuklar olması gerektiği gibiydi ama ekstra iyi bir oyunculuk olduğunu söyleyemem maalesef. 

netfilx filmi

 Kurguya geldiğimizde ise, film çok iyi bir film olacakmış gibi başladı. Filmde bir ağırlık olduğunu hissettim açıkçası. Şaşırdım da aynı zamanda çünkü böyle bir ağırlık beklemiyordum bu filmden. Zaten sonrasında da bu düşüncemde ne kadar haklı olduğumu fark ettim. Film giriş kısmında ağırlık ve yoğunluğu alıp resmen “Alın siz böyle seviyorsunuz” deyip klasik Netflix aksiyonunu yükledi yerine. Ağır tempoyla işimize işleye işleye başlamıştı ne güzel. Sonrasında art arda olayları ve bilgilerini yükleyip bizi olay akışına attı. Bazı insanların hoşuna gidebilir ancak konu akışı ve hikayenin altyapısı için bu kısmın seyirciye sağlam aktarılması lazım. Bu kısmı girişte vermeye çalışıp gelişme kısmına da yayınca aceleye gelmiş filmdeki olaylar bir bakıma.  

 

 Filmin yönetmen koltuğunda oturan Brian Andrew Mendoza kim biliyor musunuz? Hayır. Zaten ben de tanımıyordum kendisini ve biraz araştırma yaptım hakkında. Sweet Girl kendisinin yönetmenlik yaptığı ikinci filmi, ilki ise bir kısa film. Yani Brian abimizin ilk uzun metrajlı filmi Sweet Girl. Ayrıyeten yapımcılığını üstlendiği üç yapım bulunmakta kendisinin: Frontier, Road To Paloma, Braven. Bu üç yapımın ortak noktaları nedir peki -kötü yapımlar

olmaları dışında- hepsinin başrolünde Jason Momoa’nın oynaması. Brian abimiz ile Jason abimizin bir yerden tanışmışlığı var sanırım.  Neyse konumuz bu değil, konumuz ilk uzun metrajlı filminde filmin temposunu ve çekimlerini iyi yönetemeyen yönetmenimiz. Film adeta lise projesi kıvamında çekilmiş olması. Umarım kendileri daha da tecrübelendikçe daha sağlam ve ayağı yere basan yapımlar yapacaktır. Biraz da filmin senaristlerinden bahsedelim. Gregg Hurwitz ve Philip Eisner.  Gregg Hurwitz genellikle dizilerde senaristlik yapmış bir kişi. Philip Eisner ise daha çok filmlerde yazarlık yağmış. Ancak benim asıl değinmek istediğim nokta bu iki senaristin iş birliği. Genelde dizilerde 12 aşamalı kahraman yolculuğu tek bölüme değil bir sezona yayılır ve bunun üzerinden senaryo düzenlenir ancak filmde sadece 2 saat var bunun için. Bu iki sektörde çalışan bu iki meslektaş için senaryoyu yazmak çok zor olmuş gibi gözüküyor. Az önce bahsettiğim gibi film çok ağır başlayıp sonrasında inanılmaz hızlı bir hal alıyor. Yani dizi gibi başlayıp sonrasında film olmaya karar veriyor film bu yüzden de tempo sorunu çok göze batıyor. Umarım diğer yapımlarında bu soruna bir çözüm bulurlar kendileri.  

aksiyon filmleri

Filmin prodüksiyonu ve görsel efektleri filmin en iyi olan noktasıydı. Ne efektler sırıtıyordu ne de prodüksiyondan kaçılmıştı. Gereken masraflar harcanmıştı. Gerek şehrin dışındaki sahneler olsun gerek şehir içindeki sahneler olsun gerek de ev içlerindeki sahneler olsun. Netflix her zaman yaptığı en iyi işi prodüksiyonu çok iyi başarmış yine. Gerçekten Netflix filmlerinin en iyi noktası diyebiliriz buna. Görsel anlamda göze hitap ediyorlar tamamen.  

 

 Şimdi “Spoilersız Güvenli Alan”dan çıkalım ve biraz spoiler konuşalım. Filmin büyük plot’u yani bütün her şeyi yapanın Ray değil Rachel olduğunu öğrendiğimiz an filmin çok ortalarıydı. Normalde film sonlarına plot konur ve seyirci şaşırtılmaya çalışılır ancak bu filmde sona doğru olay çözüleceği için plot’u biraz ortalara ekmişler ancak bu da filmin erkenden bitmesine neden olmuş. Çünkü plot`u verdikten sonra seyircinin ilgisini hala filmde tutmak için maksimum 5 dakikanız vardır çünkü filmin asıl merak edilen konusu öğrenilmiştir ve seyirci sadece açıklama bekliyordur geri kalan kısım o kadar önemli değildir. Film o önemli olmayan kısmı aksiyonla çözmeye çalışmış ama saf aksiyon da bunun çözümü çünkü buna bir altyapı hazırlamamışsınız.  

 

 Ayrıca Rachel’ın tek başına bu kadar planı yapmış olması hiç mantıklı gelmiyor. Çünkü hala çok küçük yaşta ve tek başına birçok “EĞİTİMLİ” eli silah tutan insanı öldürüyor. Sizce gerçekten mantıklı mı bu? Tek bir intikam isteği buna neden olabilir mi? Hiç sanmıyorum. O yüzden Rachel’ın motivasyonunun ucuzluğu başrol karakter yerine kendimizi koymamızı engelliyor. Oysa ki annesi ve babasını kaybetmiş bir çocuğun hislerini çok rahatça anlamamız lazım. Başaramamışlar maalesef.  

 

Filmle alakalı benim görüşlerim bunlardı. Umarım film hakkında sizi bilgilendirebilmişimdir. Bir sonraki incelemelerde görüşmek üzere. Kendinize iyi bakın. Hoşçakalın

sweet girl inceleme


Yorumlar (0)