Anasayfa > Haberler > İnceleme: The Sandman
The Sandman, Neil Gaiman tarafından yazılan ve DC Comics tarafından yayınlanan aynı adlı çizgi romana dayanan bir Amerikan fantezi-drama televizyon dizisi. Dizi, Netflix yayın hizmeti için Neil Gaiman, David S. Goyer ve Allan Heinberg tarafından geliştiriliyor ve DC Entertainment ve Warner Bros. Television tarafından üretiliyor. Dizide Tom Sturridge, Boyd Holbrook ile birlikte Morpheus'u, Vivienne Acheampong ve Patton Oswalt yardımcı rollerde.On bölümden oluşan dizinin her bir bölümü 45 ile 50 dakika arasında değişiyor. Bazı bölümler daha kısa, bazı bölümler daha uzun olsa da genellikle ortalama süre bu şekilde ilerliyor.
Aynı adlı çizgi romandan uyarlanan The Sandman'i filme uyarlama çabaları 1991'de başlayıp ve uzun yıllar geliştirilmeye çalışıldı ama bilindiği üzere başarılı bir sonuç alınamadı. 2013'te Goyer, dizinin film uyarlamasını Warner Bros'a sundu. Goyer ve Gaiman, başrolü oynaması ve muhtemelen yönetmesi planlanan Joseph Gordon-Levitt ile birlikte yapımcılığını üstlenecekti. Ancak Gordon-Levitt, 2016'da yaratıcı farklılıklardan vazgeçti. Filmin uzun süren gelişimi nedeniyle, Warner Bros. odağını televizyona kaydırdı. Netflix, dizinin yapımı için Haziran 2019'da bir anlaşma imzaladı. Başarılı sonuçlar almak isteyen Neftlix çekimlere Ekim 2020'de başlayıp Ağustos 2021'e kadar sürdürdü. Daha sonra netflix'in yeni en yüksek bütçeli dizisi olarak 5 Ağustos'ta yayınlandı.
Dizi, çizgi roman uyarlamaları içinde olumlu eleştiri alan nadir dizilerden biri. Buna rağmen izleyiciler tarafından garip görseller söz konusu olduğuna dair şikayetler bulunmakta. Bazı izleyiciler bunu "dikkat dağıtıcı " ve "izlenemez" olarak tanımlarken Netflix ufak bir açıklamada bulundu. Netflix açıklamasında, izleyicilerin şikayet ettiği sahnelerin bilerek öyle yapıldığını, insanların gördüğü rüyalara benzetildiğini ve bu yüzden sahnelerin sağa sola çekiştirilmiş gibi gösterildiğini ifade etti. Eğer Netflix'in açıklamaları da dikkate alınırsa çekim açıları ve sahneler göz doluluğu ile kendine çekme konusunda benim için başarılı bir durumda. Klasik Netflix dizilerinde bulunan sahnelerden ise işe biraz daha yeni soluklar katıldığını düşünmekteyim. Tabi bu çekim açıları ve tekniklerin başka bir yapımda bu kadar etkili olabileceğini ise düşünmüyorum.
Dizi hikaye ve akış bakımından ince ince ve iyice işlenerek uyarlama kulvarına yeni bir renk getirmiş. Lâkin çizgi roman serilerine hakim değilseniz izlerken zaman zaman boşluğa düşmeler ve konudan kopmalar yaşayabilirsiniz. Ben diziyi izlemeden önce ufak bir araştırma yaparak diziye başlamıştım lakin çizgi romanlara hakim olmadığımı izleyince düştüğüm bu boşluklardan ve konudan kopmalardan anlamış oldum.Bölüm isimleri de dahil olmak üzere hikayeler direkt çizgi romandan alınmış. Bazı karakterlerin cinsiyetleri ve görünüşleri değiştirilmiş bu beni rahatsız etmedi ama mutlaka bu durumdan hoşnut olmayanlar bulunacaktır. Uyarlamalarda birebir benzerlik isteyen bir kitle mutlaka bulunuyor.
Başrolde Tom Sturridge'in olduğunu söylemiştik. Herkes tarafından bilinen çok fazla yapımlarda bulunmasa da kendisini Far from the Madding Crowd, A Storm In the Stars ve Remainder gibi yapımlarda görmek mümkün. Çok iyi bir oyuncu olduğu pek söylenemez. Ancak buna rağmen The Sandman dizisinde Dream karakterini başarılı bir şekilde canlandırıyor. Netflix artık dizilerde pek tanınmayan oyuncuları kullanarak kendi ünlülerini yaratmaya çalışıyor gibi geliyor. Ancak bunun güzel olan bir yönü de var ki artık vasat oyunculuğu bulunmasına rağmen sırf ünlü olduğu için karakteri oynayan oyuncular görmüyoruz. Netflix bu yüksek bütçeli diziyi oldukça pahalıya patlayacak oyuncular ile izlenme garantisi alabilirdi. İzlediğimiz oyuncular bilinmemezliklerine karşın karakterlere cuk oturuyorlar. Ellerinden gelenin en iyisini yapıp hikayeyle birebir özdeşleşiyorlar.
Peki ya her bölümü için 15 milyon dolar harcanan dizinin CGI'ı veya çevre unsurları nasıldı? Netflix denildiğinde kafalar biraz karışıyor. Özellikle bazı yapımlarda çok başarılı CGI sunarken bazı yapımlarda olayları mahvetmeyi başarabiliyor. The Sandman dizisinde ise durumlar biraz karışık. Özellikle dizinin bazı yerlerinde şeytanlar ve yaratıklar güzel bir şekilde CGI ile yapılmışken, bazı bölümlerde gözlerimi yerinden çıkarmak istediğim CGI'lar gördüm. Konu Netflix olunca yine yapacağını yapıyor ve başarılı bir CGI çıkarmamaya yemin etmiş edasında çalışıyor.
Müzikleri konusuna gelecek olursam yıllardır dinlediğim The Sandman şarkısının bir dizide hayat bulması çok hoşuma gitti. Müzikleri de aynı sahneleri gibi bazen absürt ve dikkat dağıtıcı gibi gelse de bir rüyada olduğumu düşününce gördüğün rüyanın bulanıklığı ve hiç bir şeyin net olmaması faktörleri gözümün önüne geldi ve bu teknikleri de çok mantıklı buldum. Kesin bir şey söylemem gerekirse daha güzel müzikler seçilerek sahnelerle daha sağlam uyumlar yakalanabilirdi.
Kısaca özetleyecek olursam The Sandman çizgi roman okurların gururla, fantastik severlerin kulaklıkla, dram severlerin gizli gizli sessizce izleyeceği bir dizi olmuş diyebilirim.