Anasayfa > Haberler > İnceleme: The Patient

İnceleme: The Patient

Dizi İnceleme 2 yıl önce İnceleme: The Patient

The Patient, Hulu'da FX için Joel Fields ve Joe Weisberg tarafından yaratılan bir Amerikan psikolojik gerilim  serisidir. Dizi on bölümden oluşuyor ve 30 Ağustos 2022'de prömiyerini yaptı. Başrollerini ise Domhnall Gleeson (Sam), Steve Carell ( Alan Strauss), Laura Noemi (Beth), Andrew Leeds (Ezra) gibi isimler paylaşıyor. Steve Carell Alan Strauss, eşinin yasını tutan bir terapist olarak,Domhnall Gleeson, bir seri katil ve Alan'ın yeni hastası, Linda Emond Candace Fortner, Sam'in annesi olarak, Andrew Leeds, Alan ve Beth'in ayrı yaşayan oğlu Ezra Strauss rolünde,  Laura Niemi, Alan'ın yakın zamanda ölen eşi Beth Strauss rolünde,David Alan Grier Charlie Addison, Alan'ın eski terapisti olarak yer almakta. 

Dizimizin konusu ise süreli öldürme dürtüsü içinde bulunan bir seri katilin bu dürtüden  kurtulma isteği ile bir terapiste başvurması ile başlıyor. Seri katil öncelikle bu isteğinden bahsetmeyip sadece havadan sudan konuşuyor lakin terapistin işlerin böyle ilerlemeyeceğini belirtip onu daha yakından tanıma isteğine karşın Sam terapisti kaçırarak tedaviyi yeni bir boyuta taşıyor. 

Henüz ilk 3 bölümü yayınlanan dizi 20 dakikalık bölümlerden oluşuyor.  Çok derin konuların bulunduğu ve inanılmaz derecede yavaş ilerleyen bu dizide 20 dakika şaka gibi bir süre. Her bölümde bir sürü şey var ama aslında hiçbir şey yok. Çünkü her mevzuya ucundan bucağından değinip kaçınmayı tercih ediyorlar. Bir çok geriye dönüş sahnesi görsek de bu sahneler hiç bir yere bağlanmıyor aksine havada kalıyorlar.  Ayrıca karakterler de kişiliklerine göre oldukça saçma hareketlerde bulunuyorlar. Mesela kaçırılan terapistimiz kendisine yemek yemesi için verilen plastik çatal ile asma kilit açmaya çalışıyor bir de çatal kırılıp asma kilit içinde kalmıyor mu. Bu sefer de dahi terapistimiz tırnakları ile çekip çıkartması gereken plastik parçayı parmağı ile içeri bastırarak çıkartmaya çalışıyor. Daha sonra da ters çevirip sallayarak anca çıkardığı plastik çatalın dişini odada saklayabileceği bir çok obje bulunmasına rağmen ağzında saklıyor. Bahsettiğim absürtlükten çok bulunmasa da süre çok kısa olduğu için bulunan birkaç tane de göze direkt batıyor. 



Steve Carell gibi komedi alanında isim yapmış usta birini böyle bir yapımda izlemek henüz alıştığım bir durum değil. Her an No God No diye bağıracağı hissiyatını bir an olsun üzerimden atamıyorum. Kendisine verilen rol için elinden geleni ardına koymuyor ama bazen sahnedeki duygusunu bana geçiremiyor. Alan'ın o an korktuğunu, korkması gerektiğini biliyorum ama ben karakterin korktuğunu hissetmiyorum. Buna karşın Sam dizinin seviyesine göre başarılı bir psikopat canlandırması içinde. Diyalogları ses tonu ve ruh hali ile harmanlamada başarılı olmuş ama çekim açılarının amatör filmlerde bile görülecek şekilde kullanılması bunu da aşağıya çekmekten başka bir şey yapmamış. Dizide hiç bir şekilde sıradışı şeyler bulunmuyor aksine tek düzelikten ibaret. Ayrıca anlık duruma göre verilen müzikler haricinde müzik de bulunmamakta. 

lk 3 bölümü izlemek çok kısa süren diziyi eğer izlemeyi düşünürseniz size önerim tüm sezonun çıkmasını bekleyip ardından tek seferde sezonu izleyip bitirmeniz olacaktır. Çünkü dizi haftalık takip ettiğimiz o 1 saatlik diziler gibi heyecan vermiyor. Siz tam bir şey olacak sanırken dizinin süresi çoktan dolmuş oluyor.


Yorumlar (0)