Anasayfa > Haberler > İnceleme: Judas and Black Messiah

İnceleme: Judas and Black Messiah

Film İnceleme 3 yıl önce İnceleme: Judas and Black Messiah

Kısa bir süre önce yayınlanan Judah and the Black Messiah filmi, Shaka king'in senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği, otobiyografi/dram türlerini içeren, gerçek olaylardan esinlenerek çekilmiş bir filmdir.

Film zevkinizin etkilenmemesi için öncelikle sporilersız sonra da spoiler içeren incelememizi yapacağız.

Judah and the Black Messiah filminin konusu; 1960'lı yıllarda Amerika başta olmak üzere tüm dünyada yapılan ırkçılığa karşı direnen ve çeşitli eylemler ile eşitliği amaçlayan bir parti olan "Kara Panter" partisinin başında gelen önemli isimlerinden biri olan Fred Hampton'ın hayatını ve başından geçen olayların yanı sıra, o dönemlerde siyahi insanlara ve onların örgütlerine karşı büyük bir nefret besleyen  FBI tarafından, yakalanarak köstebek olarak görevlendirilmiş ve Kara Panter partisinin içine yollanmış olan William O'neal'ın kaldığı ikilemler ve başına gelen olayları konu alarak beyaz perdeye yansıtan bir filmdir.

Bildiğiniz üzere film şuan bile politik önem taşıyan bir konuyu ele almakta ve tarihî olayları yansıtmaya çalışmaktadır. Filmin bu olaylara ne kadar objektif yaklaştığı ve dürüst kaldığı ayrı bir tartışma konusu olup, incelememize etki etmemektedir.


Film amaçladığı şeyi başaran, yaşanan olayları insanlara düzgün bir şekilde aktararak bilgilendiren bir filmdir. Fakat burada ki asıl konu, bunu nasıl yaptığıdır. Filmin temposu oldukça düşük seviyelerde, ancak filmin türü ve işlendiği konu hakkında biraz bilginiz varsa bu durumun aslında can sıkıcı bir sorun olmadığını düşünmeniz gayet doğal. Fakat filmin kendi türdeşleri ve yine hemen hemen aynı konulara değinen; "The Butler, Malcolm X, 12 Years a Slave" gibi filmlerin tempoları ve anlatım şekilleri ile kıyaslandığında, Judah and the Black Messiah filminin temposunun oldukça düşük ve yavaş olduğunu söyleyebiliriz. Yine aynı şekilde bazı diyalogların kaliteli ve güzel olduğunu fakat çoğu diyaloğun ortalama ve ya ortalama altı kaldığını söyleyebiliriz.



Bir diğer önemli etken olan sinematografi konusuna gelecek olursak, filmin görüntü yönetmeni olan Sean Bobbitt'in ortalama üstü bir iş çıkarttığıdır. Filmin çoğu sahneleri akıllıca ve estetik şekilde çekilmiş. Filmin renklerinin ise, filmin geçtiği dönem olan 1960-1970'li yıllara oldukça uyan ve sizi o dönemde yaşıyormuş hissi uyandıracak şekilde yapılmış.

Filmde Fred Hampton karakterini canlandıran Daniel Kaluuya'nın oldukça iyi bir iş çıkardığı görülüyor. Bazı sahnelerin oldukça etkileyici olduğunu söyleyebiliriz hatta bu sahneleri izlerken ister istemez tüyleriniz ürperecek ve gerileceksiniz. Fakat Daniel Kaluuya'nın haricinde ki diğer oyuncular için ne yazık ki aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Bazı ortalama üstü oyunculuklar görüyoruz fakat bu oyunculuklar ya çok kısa sürüyor, yada film oyunculuklara pek el veremediği için yanmadan sönüyor.. 

Filmin en dikkat çekici özelliği ise; İçinde bulunduğu dönemi, gerek setler, gerek kostümler ve figüranlar, gerek de o dönem ki politik olayları ile birlikte doğru bir şekilde yansıtarak izleyiciyi o dönemi gerçek anlamıyla hissettirmesidir.

Parmak basmamız gereken bir diğer konu ise filmin potansiyeli ve bu potansiyeli kullanış şekilleridir. Filmi izlerken gerçekten filmde çok büyük bir potansiyel yattığını hissediyorsunuz. Gerek çekimler, gerek gerilimli sahneler, gerek de duygusal anların olduğu bölümler gerçekten filmde umut vaat ediyor. Fakat kesinlikle ama kesinlikle daha iyisini yapabilme potansiyeline sahip bir film olduğunu söylemeden geçemiyoruz. Maalesef film bu konuda bizi hayal kırıklığına uğratıyor.

Ayrıca film, ırklar arası mücadelenin yanı sıra, ırkların kendi aralarında ki ayrımları ve ötekileştirilmeleri de ortalama üstü bir şekilde yansıtmış, bu konuda da başarısı eksik yönlerini kapatabilir nitelikte...

**Bu bölümden itibaren film hakkında spoiler içeren yazılar bulunmaktadır**


Film ilk başta kendine harika bir potansiyel çiziyor, bu potansiyeli kısmen kullanıyor fakat daha iyi yapabileceği yerleri potansiyelini heba ederek ortalama bir düzeyde bırakıyor. Örnek vermek gerekirse; filmin bir bölümünde iki siyahi fakat birbirlerine karşı olan iki örgütün buluşma düzenledikleri ve silahlı adamları eşliğinde görüştükleri bir sahnede, izleyiciye buram buram gerilim aktarması beklenirken, kendini harcıyor ve gerilerek izlemek istediğiniz sahne sizi hayal kırıklığına boğuyor. Maalesef filmde bu sahneye benzer bir çok sahne bulunuyor ve bu sahneler filmin mevcut temposunu daha da diplere çekerek sizi filmden bıkma derecesine getiriyor. 



Filmin konusu oldukça başarılı olsa da güzel bir senaryonun, yönetmenden dolayı heba edildiği ortalama düzeyde bir film olduğunu söyleyebiliriz. Tüm bunlar göz önüne alındığında film bizden 6,5/10 puanını alıyor.


Yorumlar (0)