Anasayfa > Haberler > İnceleme: Bu Senenin En İyisi 'Dune'

İnceleme: Bu Senenin En İyisi 'Dune'

Film 3 yıl önce İnceleme: Bu Senenin En İyisi 'Dune'

Şampiyonlar ligi gibi bir oyuncu kadrosuna, harika bir ekibe ve şahane bir yönetmene sahip olan Dune filmi geçtiğimiz günlerde ülkemizde vizyona girdi. Filmin arkasında çok sağlam isimlerin bulunmasının yanı sıra, filmin uyarlandığı eser olan "Dune" kitabının fazlaca iyi bir yapıt olmasından mütevellit, geçtiğimiz günlerde çıkan Dune filmine karşı olan beklenti bir hayli fazlaydı. İsterseniz gelin, "Film bu beklentileri karşılayabildi mi? Film iyi miydi? Artıları ve eksileri nelerdi?" gibi soruları yanıtlamaya başlayalım.

 

Frank Herbert'ın 1965 senesinde yazdığı Dune kitabı, yayınlandığı dönemden bugüne kadar edebiyat ve bilimkurgu dünyasında pek çok unsurun temelini atmış ve bunları geliştirmişti. Bilimkurgu ve felsefenin harmanlanarak okuyucuya sunulduğu bu kitap, sinemaya uyarlanması imkansız bir iş gibi duruyordu. Bunun temel sebeplerinden biri, bu kitabı ilk önce harika yönetmen Jodorowsky'nin uyarlamaya çalışıp hedefine ulaşamaması, ardından bir diğer şahane yönetmen David Lynch'in de aynı işi deneyip başarısız olmasından kaynaklıydı diyebiliriz. Fakat bugünkü konumuz Dune'un neden çekilmesi bu kadar zor bir iş olması değil. Bugünkü konumuz "Sinemaya uyarlanması imkansız" denilen bu eseri harika bir şekilde uyarlamaya başaran Denis Villeneuve'ün çıkardığı Dune filmi!

dune inceleme

Dostlar, filmin artılarına ve eksilerine geçmeden önce şunu söyleyeyim ki aradan çıksın; Ben filme bayıldım. Kitapları severek okuyan biri olarak filmin, kitabı neredeyse olabilecek en iyi şekilde uyarladığını görünce zevkten dört köşe oldum diyebilirim. Filmi bu kadar beğenmem de yatan bir kaç tane temel sebep var. Bu sebeplerden ilki filmin senaryosunun gayet sade ve olabilecek en iyi şekilde yazılmış olması. Yapı olarak fazlaca karışık olan bu kitap filme gayet iyi uyarlanmış. Senaryodan sonra filmde bana deliler gibi zevk veren, neredeyse her seferinde tüylerimi diken diken eden bir diğer etken ise filmin sesleri ve müzikleri. Filmin müziklerini harika besteci Hanz Zimmer yapmakta. Çoğunlukla Nolan işlerinden tanıdığımız Zimmer, sadece Dune'un müziklerini hazırlayabilmek için Nolan'ın Tenet filmini reddetmişti. İyiki de reddetmiş diyebilirim. Çünkünkü Dune filminde adam ortaya adeta bir şaheser çıkartmış. Müzikler filmin yapısı ve atmosferi ile okadar güzel uymuş ki, hem görsel hemde işitsel bir şaheser izleyiciye altın bir tepsi üzerinde sunulmuş. Müziklerin yanı sıra filmde kullanılan sesler ve bu seslerin kullanıldığı yerler o kadar iyi ayarlanmış ki, filmi izlerken sakin bir sahnede gerilimden tir tir titremenizi sağlarken, aksiyonlu bir sahnede sizi heyecandan deli edebilecek seviyeye getirmeyi başarmış. Filmi güzel yapan bir diğer unsurdan bahsetmem gerekirse direkt filmin sinematografisi diyebilirim. Tüm o sahne planlamaları, tüm o sanatsal tablo misali kareler size filmin her sahnesinde bir emek olduğunu hissettirebiliyor.

 

Gelelim oyunculara. İyi bir yönetmen altında her insanın iyi bir oyuncuya dönüşeceğine inanan bir insan olarak, Dune filminde hem iyi bir yönetmenin hemde harika oyuncuların yer alıyor olması beni fazlaca sevindirmişti. Filmde yer alan hemen hemen her oyuncu, canlandırdığı karakter ile okadar çok uyuşmuş ki, insan izlerken hayran kalıyor. Fazlaca zor ve karmaşık bir karakter olan Paul'u canlandıran Timothée Chalamet'in bu işin altından fazlaca iyi kalktığını söyleyebilirim. Paul ile Chalamet o'kadar iyi uyuşmuş ki, artık Paul dendiğinde aklımda direkt Chalamet canlanıyor diyebilirim. Bunun dışında Lady Jessica karakterini oynayan Rebecca Ferguson, Duncan Ihado karakterini oynayan Jason Momoa'nın ve Baron Horkennan karakterini oynayan Stellan Skarsgård'ın rollerine tabiri caizse "Cuk" oturduğunu söyleyebilirim. Özellikle Stellan'ın hayat verdiği Baron karakterini izlerken tüylerim diken diken oldu. Filmin artıları konusunda özel olarak değinmek istediğim son yer ise filmin tasarımları. O harika uzay gemilerini, o muhteşem mekanları ve muazzam kostümleri izlerken inanılmaz bir şekilde mutlu oldum. Sürekli tek tip benzer tasarımların defalarca değiştirilerek önümüze sunulduğu bu dönemlerde böyle cesur ve sıradışı tasarımları görmek insanı fazlaca sevindiriyor tabi.

zendaya filmleri

Şimdi gelelim bir hayli övdüğümüz bu filmin eksilerine. Ben kitabı okuyan biri olarak filminden fazlaca tatmin olmuş bir şekilde ayrıldım. Kitabı okumasaydım bile filmi yine anlayabilir ve sevebilirdim. Fakat yinede filmde bazı yerlerin, kitabı okumayan izleyicilere açıklanmamasını fark etmek beni bir tık üzdü diyebilirim. Bu açıklanmayan kısımlar her ne kadar ufacık detaylar olsalarda, düzgün bir şekilde açıklanmalarını izlemek beni mutlu ederdi. Bunun dışında her ne kadar filmde beni rahatsız etmese bile izleyen diğer kişileri rahatsız ettiğine inandığım tempo meselesi daha iyi olabilirmiş. Film, Dune evrenine ilk giriş filmi olmasından mütevellit başlarda izleyiciye pek çok bilgi vermekte ve bunu iyi bir şekilde yapmakta. Bu olayın tek eksi yönü, filmin akışının fazlaca yavaş olması olmuş. Denis Villeneuve'ün tarzı haline gelen yavaş ve sakin film akışlarını her ne kadar sevsemde, bu durumun çoğu kişinin hoşuna gitmediğine inanıyorum. Neyse ki bu akış konusu filmin sadece ilk yarısı için geçerli. Çünkü filmin ikinci yarısı inanılmaz bir tempo yükselişini izleyen harika sahneler ile geçmekte.

denis villuneuve filmleri

Kitap serisini okuyan ve Dune evrenini seven biri olarak Denis Villeneuve'ün Dune filmi beni fazlaca tatmin etmeyi başardı. İlk kitabın yarısını işleyen filmin ikinci bölümü henüz onaylanmış değil. Fakat onaylanmasına kesin gözüyle bakılan ikinci bölümün en erken bir iki sene içerisinde biz izleyiciler ile buluşacağını söyleyebilirim. Bu zamana kadar ise sizler kitabi okumasanız, evrene hakim olmasanız bile, bu filmi izlediğinizde zevk alabilirsiniz. Çünkü ortada ciddi anlamda fazlaca emek verilmiş çok sağlam bir film bulunuyor. Dune bana göre bu senenin en iyi işlerinden biri. Filmi sinema salonunda izlemesini şiddetle tavsiye eder, iyi seyirler dilerim.


 


Yorumlar (0)