Anasayfa > Haberler > İnceleme: Better Call Saul 6.Sezon 1.Kısım

İnceleme: Better Call Saul 6.Sezon 1.Kısım

Dizi İnceleme 2 yıl önce İnceleme: Better Call Saul 6.Sezon 1.Kısım

2015 senesinde Breaking Bad evreninin öncesini anlatmak amacıyla yayın hayatına başlayan Better Call Saul dizisi, ilk sezonlarıyla Breaking Bad kalitesinin altına düşmemeyi başararak çoğu hayranı mutlu etmişti. Fakat dizinin 5. ve şu anda ilk yarısı biten 6. sezon, çıtayı o kadar yükseltti ki, Breaking Bad efsanesinin bile önüne geçti. Bu nedenle çoğu hayran dizinin 6. sezonunun çıkmasını uzun bir süredir bekliyordu. 6. sezon geçtiğimiz ay haftalık olarak yayınlanmaya başladı ve ilk 7 bölümü yayınlandı. Bende sizlere sezonun ilk yarısını anlatmak, incelemek ve değerlendirmek için klavye başına geçtim.

Öncelikle şunu söyleyerek aradan çıkartmak istiyorum; Better Call Saul efsanesi, Breaking Bad çıtasını fazla yükselten bir dizi. Bu sebeple bende diğer tüm hayranlar gibi dizinin final sezonu büyük bir heyecanla bekleyerek takip ettim. Spoilersız bir şekilde size sezonun ilk yarısını anlatmam gerekirse; iyisiyle kötüsüyle iyi bir sezon olduğunu söyleyebilirim. Fakat üzülerek eklemem gerekir ki, sezon ortasına yaklaşan bölümler, diğer bölümlerin gölgesinde kalmış. Bu da akıllara "Acaba dizi kötü bir filan mi yapacak?" sorunusu getirmiş. Böyle olmamasını çok isterim; ki büyük ihtimalle de böyle olmaz. Fakat yinede böyle harika bir işin azıcık bile olsa bocalaması beni fazla huzursuz etti. Bunun dışında sezonun ilk yarısında, geçen sezonlarda başlatılan olaylar fazla ilerletilmiş. Bu yüzden de diziyi izlerken her an büyük bir şeyler olacakmış gibi hissediyorsunuz. 


Sezonun ilk yarısında Saul yine harikaydı. Yine aynı şekilde dizinin yan karakterleri olan Gus, Mike, Lola ve Kim karakterleri de muhteşemdi. Özellikle Howard ve Kim karakterlerinin özel hayatlarına ve geçmişlerine daha fazla değinilmesi beni çok mutlu etti. Bunun dışında sezonun ilk yarısının müziklerini, görüntüleri ve havası yine klasik "efsane" kalitesindeydi. Bunların dışında, final sezonunun ilk yarısı hakkında hiç beklemediğim bir şekilde beğenmediğim bir kaç şey oldu. Bunlardan en büyüğü ise sezonun ortalarına doğru olan son 3 bölümün akışıydı. Bu bölümler içerisinde oldukça az ve gereksiz şeyler işlenmiş ve izleyici boş yere oyalanmış. İlk başta izlerken "Vardır bir bildikleri" diye düşünmüştüm. Fakat ne yazık ki hayır. Dizinin sezon ortasının son 3 bölümünü toplasanız ancak 1 bölümlük hikaye çıkabilir. Fakat yapımcı ekip bunu yapmak yerine diziyi uzatmayı tercih etmiş. Bunun dışında dizinin sezon ortası finalini üzülerek beğenmediğimi eklemek ve dizi hakkında spoilerlı konuşmaya başlamak isterim.



İlk başta şunu siz değerli okurlarımıza rahatça söyleyerek aradan çıkartmak istiyorum: İLK 3 BÖLÜM ŞAHANEYDİ. Bunun en büyük sebebi ise tabiki Nacho'nun ölümüydü. Ben Nacho karakterini seven bir izleyici değildim. Ama karakterden nefrette etmiyordum. Sadece nötrdüm. Nacho karakteri benim için klasik ve normal bir karakterdi. Ve bu yüzden 5 sezon boyunca "Bu hıyar ölse üzülmem" diye düşündüm. Maalesef böyle değilmiş. 5. sezonun sonunda olan olaylardan sonra Nacho'nun başı çok büyük derde girmişti. Bir yandan Salamanca'lar, diğer yandan ise Gus'ın adamları Nacho'nun kellesinin peşine düşmüştü. Bu yüzden de karakterin ölmesini zaten bekliyordum. Ama böyle değil... Nacho karakterinin sonu o kadar efsane ve o kadar güzel hazırlanmış ki; izlerken ağzım açık kaldı. Gerek karaktere hayat veren aktörün oyunculuğu, gerek karakterin psikolojisi çok iyi yansıtılmış. Ölmeden bir gün önce ise Nacho ile Mike'ın bir baba-oğulmuş gibi oturup sohbet etmeleri ise beni derinden yaraladı. Nacho'nun ölümüyle birlikte Mike ikinci oğlunu da kaybetmiş oldu. Bu da bize Breaking Bad'te, Mike'in neden Jessie'ye iyi davrandığını ve arkasını kolladığını açıklamış oldu.


Yukarıda da anlattığım gibi; dizinin ilk 3 bölümü tam anlamıyla harikaydı. 4. bölümde tempo düştü, ama 3. bölümün harika kapanışı yüzünden bunu umursamadım ve düzelir dedim. Ne yazık ki düzelmedi. 5, 6, ve 7. bölümler her ne kadar iyi bölümler olsalar da, Better Call Saul kalitesine yakışacak kalitede bölümler değildi. Tempo düşüktü, bölümlerin içerisinde inanılmaz az olay oluyordu ve olan olayların ise neredeyse hiçbir önemi yoktu. Bu son 3 bölümü toplasanız ancak kaliteli 1 bölüm elde etmiş olursunuz; o derecedeydi.

Dizinin sezon ortası finaline gelirsek ise; ne yazık ki ben beğenmedim. İlk başta adam akıllı bir motivasyonları olmamasına rağmen Jimmy ve Kim karakterlerinin Howard'ın peşine düşmesini, ardından da Howard karakterinin bir anda ölmesini izlemek beni çok rahatsız etti. Howard'ın ölümü yanlış bir karar değildi; karakterin ölmesi gerektiğine bende katılıyordum. Fakat bu şekilde değil. Karakter sanki sadece sezon ortası finalini etkileyici bir şekilde bitirebilmek için öldürülmüş gibi duruyor. Bu da bir hayran olarak bana mantıksız ve dizinin kalitesine yakışmayan bir olay olarak geliyor. 

İyisiyle kötüsüyle dizinin final sezonunun ilk yarısı bitti. Kalan ikinci yarısı ilerleyen aylarda bizlerle buluşacak ve efsane dizi Better Call Saul böylece final yapmış olacak. Umarım dizinin kalan bölümleri çok daha kaliteli olur. Umarım dizi en az Breaking Bad kalitesinde bir final verebilir. Çünkü eğer kalitesiz bir final izlersek, yer gök birbirine girebilir...


Yorumlar (0)