Anasayfa > Haberler > İki Bölüm İnceleme: Lord of the Rings: The Rings of Power
Lord of the Rings hayranlarının uzun yıllardır beklediği bir olay sonunda gerçekleşti. Bu beklenti bir film veya bir dizi değil. Orta Dünya’yı doya doya ekranlarda görebilmekti. Üstelik bunu kaliteli bir şekilde görmek istiyorlardı. Herkes bu işi yapamaz dediğimiz anda bir babayiğit çıkıp bu yapımı yapmaya kalktı. İncelememiz; “Lord of the Rings: The Rings of Power”...
Tolkien’in yarattığı büyük bir evren var ve bu evren uzun yıllardır birçok hayranın aklında büyük bir yer kapladı. Kitaplarla başlayan hikaye daha sonra film sektörünün gelişmesi ile Lord of the Rings filmlerine kadar geldi. Herkes ne çıkacağını bilmiyordu. Daha önce Hobbit gibi yapımlar Ruslar tarafından yapıldı ancak pek başarılı olmadı. Çünkü uygun zaman değildi. Teknoloji buna el vermiyordu. Lord of the Rings büyük bir başarı yakalayınca yeni yapımlar beklenmeye başlandı. Daha sonra ise Hobbit isminde çok iyi olmayan üçleme ile hayranlar hayal kırıklığına uğradı. O zaman anlaşıldı ki her ne kadar Tolkien’in yarattığı evren efsanevi olsa da herkes o hikayeyi doğru ve başarılı bir şekilde aktaramıyor. Bunu anlamış olduk. Uzun yıllar geçmesine rağmen bu evrene ait sadece bir tane başarılı yapım gördük ve bu yapımı yıllar geçse de tekrar tekrar izlemekle yetindik. Başarılı bir yapımın geleceği konusunda umutlarımız tamamen bitmişti. Bu düşünceler tüm hayranların aklındayken bir firma çıkıp Lord of the Rings’in haklarını aldığını ve bununla ilgili bir dizi yapacağını söyledi. Bu firma dünyanın en büyük şirketlerinden birisi olan Amazon’idi. Ortalıkta bir panik havası oluştu. Nasıl yapacak? Hayallerimizdeki evren yine mi berbat edilecek? Yeni yüzler hoşumuza gidecek mi? Bu sorular bizi içten içe yiyip bitirdi.
Ancak amazon bu konuda gayet başarılı iş çıkardı. İlk olarak çok büyük bir bütçe ayarladı. Aslında bunu her firma yapabilir. Bütçe ayırmakta sorun yok ama yapım süresi, yayınlanacak platform sorunları, seyirci tepkisi, dizinin süresi gibi birçok sorunu çözmek herkesin yapamayacağı bir şey. İlk olarak diziye 1 milyar dolara yakın bütçe ayırdı. Çok büyük bir para… Üstelik bu diziyi yapmak için de sabırsızlık yapmadılar. 5 yıllık gizli saklı yürütülen bir süreç yaşadık. Her şey ağırdan ve sağlam adımlarla yapıldı. Senaryo ise Tolkien’in az bilgi verdiği bir dönemi anlatıyordu. Yani sadece mevcut bilgilerin üstüne bir sürü eklemeler yapmaları gerekiyordu. Yaptılar. Beş yıllık uzun bir bekleyişin ardından bu sabah yayınlanan iki bölümle sonunda muradımıza erdik.
Bu dizi çok iyi olmuş. Tabi genel bir eleştiri yapmak için henüz erken ancak korktuğumuz şeylerin olmaması bile bizi mutlu etti. Dizinin iki ayrı kesim yaratacağından eminim. Bunu birazdan anlatacağım ama ondan önce kendi düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.Yapımın eleştirilebilecek sadece iki tane konusu var onun dışında yapılan her şeyi oldukça beğendim.
CGI’lar olağanüstü şekilde başarılıydı. Yani üstünde uzun süre çalışıldığı çok belli oluyor. CGI konusunda çok büyük şirketlerin bile çuvalladığını gördük. Bunun en büyük sebebi bir yıl içerisinde birden fazla yapım çıkarmaları ancak Amazon bunu yapmadı. Beş yıl gibi uzun bir süre üstünde çalıştı. Sadece CGI yaptı demek doğru değil. Birçok yapımın aksine eskiden olduğu gibi önce ortamları kendi stüdyolarında oluşturdular daha sonra da bunları CGI ile destekledi. “Eski film ama CGI’ı şu anki filmlere taş çıkarır” dediğiniz filmlerdeki mantık ile bu dizi yapılmış. Yani oyuncular hiç görmedikleri ortamlara göre oynamadılar. Çok maliyetli ortamlar oluşturuldu, uzun saatler süren makyajlar yapıldı. İşin kalitesi de buradan geliyor. Ayrıca uzun bir süreç olduğu için kafa rahatlığı ile üstünden defalarca geçilerek yapıldığı çok belli oluyor. Bu seyir zevki için çok önemli bir unsur. Çünkü CGI aynı zamanda sinematografiye de etki ediyor. Sadece iki bölümde bile sinematografi şöleni yaşadık.
Pelennor çayırları savaşının hayranları etkilemesinin sebeplerinden birisi müziğinin çok etkileyici olmasıydı. Lord of the Rings dizisi de bu başarıyı yakalamış. Sadece iki bölümde bile onlarca etkileyici müziğe şahit olduk. Örnek vermek gerekirse Sauron temalı müzik efsaneydi.
Öv öv bitmeyecek bir yapım var karşımızda. Bunu sabaha kadar övebilirim. Yazının ortalarında bahsettiğim iki küçük sorun dışında. Bunlardan birisi oyuncu seçimleri diğeri ise senaryo. Senaryo kesinlikle kötü değil ancak söz konusu Lord of the Rings olunca mükemmelin aşağısında bir şey beklenmiyor. Yapılanların Tolkien ile ters düşmemesi gerekiyor ve Lord of the Rings evrenine yakışır bir şekilde boşluğu doldurması gerekiyor. Söz konusu Lord of the Rings olunca mükemmelliyetçi olanlar için bu yapım çok kötü olabilir. Galadriel, Elrond gibi karakterlerin Lord of the Rings evrenine ters düşen davranışları, Tolkien’in bahsettiği karakterler ve asla bahsetmediği olmayan karakterlerin düzeltilmesi tat kaçırabilir. Siyahi elf, sakalsız kadın cüceler gibi size ters düşecek ayrıntılar mevcut. Ama bu ufak ayrıntılar sizi rahatsız etmiyorsa sorun yok. Bir diğer sorun ise oyuncu seçimleriydi. Bu dizide çok başarılı diyeceğimiz bir oyuncu yok. Bu oyunculuklar kötü anlamına gelmiyor. Sadece çok fazla tanımadığımız oyuncular bulunuyor. Ancak buna rağmen oyunculuklarla ilgili önyargılarınız olabiliyor. Bu durumlar da kitleyi ikiye ayırmaya yetecek şeyler.
Dizi hakkında genel yorumlarımın çok iyi olduğunu söyleyebilirim. Lord of the Rings evrenini çok seviyorsanız, kitaplarını deli gibi okumuşsanız bu diziyi beğenmeyebilirsiniz. Onun dışında ufak problemleri görmezden gelen bir kişiliğiniz varsa bu yapım sizin için çok güzel olacaktır.