Anasayfa > Haberler > 8 Senarist 1 Film: Space Jam A New Legacy
1996'da izlediğimiz Michael Jordan'lı Space Jam filminden tam 25 yıl sonra basketbol macerası tekrar karşımıza çıkıyor üstelik bu sefer başrolde çok tanıdığımız bir isim Lebron James var. Unutulan bir efsanenin tekrar karşımıza çıktığı film peki seyir bakımından nasıldı?
Space Jam: New Legacy filmini incelemeye geçmeden önce konusuyla bir başlayalım. Başrolümüz olan LeBron James, oğlunu dijital dünyaya hapseden yapay zekadan kurtarmak için Looney Tunes evrenine gönderilip, takım kurarak yapay zekaya karşı basketbol maçı yapmasını izliyoruz. Filmin başında LeBron James'in küçük yaşlarda basketbola olduğu kadar Game Boy'a da ilgisi olduğunu görüyoruz. LeBron'un koçu da gelip oyunlar yerine basketbola odaklanmasını, LeBron'un basketbola çok büyük bir yeteneği olduğunu söylüyor. Günümüze geldiğimizde ise LeBron'un da koçunun yaptığı gibi çocuklarını basketbol için eğitirken oyunlarla dikkat dağıtmamalarını istemekte. Ortanca çocuğu olan Dom James ise basketbolu sevmesine rağmen video oyunları daha çok dikkatini çekiyor, hatta oturup kendi kendine oyun yapmış. Dom “E3 Oyun Fuarına gideceğim” derken, babası LeBron “hayır basketbol kampına gideceksin” diye tutturuyor. Bu sırada da Warner Bros'un yeni bir şey üzerinde çalıştıkları LeBron’la görüşmek istedikleri hakkında telefon geliyor. Ünlüleri yapay zeka ile kopyalayıp onları kendi evrenine aktararak filmlerde, dizilerde, oyunlarda kullanacakmış. Görüşmeye gittiklerinde ise LeBron bunu reddederken oğlu değerlendirmesi gerektiğini söylüyor. Tam burada da baba-oğul arasında tartışmalar başlamış oluyor.
Yapay zekanın içine hapsolan kötü karakterimiz Al G. Rhythm ise bunu yapay zekanın içinden kurtulmak için bir fırsat biliyor. LeBron'u ve oğlu Dom'u yapay zekanın içine çekiyor. Yapay zeka “Hop ordayım, hop burdayım, hop şuraya kaçtım, hadi bakayım oğlunu da kaçırdım. Şimdi ne yapacaksın?” dercesine LeBron’la oynadıktan sonra oğlunu geri alması için onunla bir basketbol maçı yapmasını istediğini söylüyor ve LeBron'u Looney Tunes evrenine takım kurması için yolluyor ama Looney Tunes evreninde Bugs Bunny'den başka kimse kalmamış, herkes farklı evrenlere dağılmış durumda. Takım kurmak için ise LeBron’la Bugs Bunny anlaşıp herkesi toplayarak antrenmanlara başlıyorlar. Filmdeki tek eğlenceli anları burada görüyoruz. Diğer yandan da Al G. Rhythm ve Dom James oturmuşlar Dom'un yaptığı oyunu oynuyorlar. Al G. Dom'a bir teklif sunarak Dom’un yaptığı oyunun kurallarıyla babasına karşı maç yapıp, babasının tebriğini kazanması için ikna ediyor. Sonu da başından belli olan hatta fragmanlarından bile anlaşıldığı gibi sonunda LeBron oğluna baskı yapmaması gerektiğini anlayıp, oğlunun hayalleri için çalışmasına izin veriyor.
Öncelikle şunu sormak istiyorum, 8 senarist oturup da çıkartabildiğiniz hikaye bu mu? Hikaye anlatımı kötü, diyaloglar kötü, karakterlerin bir derinliği olduğunu göremedim, ve çok fazla da gereksiz sahne var bu film için 2 saat çok fazla bir süre. Özellikle Al G.’nin LeBron'la ilk karşılaşmasında LeBron'la maç yapmak istediğini söylemek yerine yarım saat boyunca artist artist oradan oraya zıplayıp kaçması. Film bildiğin fragmanın gereksiz uzatılmış diyaloglu hali. Hiç anlam veremediğim sahnelerden biri de Porky'nin maçın ortasında durup rap söylemesi. Anladığım kadarıyla oturulup konuşulan tek şey; yeni nesil ne sever, popüler kültürde neler var? Sorularını sorup basketbol, rap, video oyunları cevaplarını almışsınız ve bunları birbirine karıştırarak çorba gibi bir film çıkarmışsınız. Bunun bir reklam filmi olduğunu bilerek izledim fakat gözünüzü seveyim Space Jam 1996 da reklam filmiydi ve o filmle bu film arasında dağlar kadar fark var. Elinizde daha fazla imkan ve daha fazla para olmasına rağmen nasıl Space Jam 1996’ya göre çok kötü olan bir film çıkarabildiniz.
Fark ettiğim kadarıyla da Al G. Rhythm adlı karakter ve içinde bulunduğu yapay zeka da HBO Max reklamı tarzında bir şeydi ama bunu o kadar kötü yapmışlar ki kendimi bir anlam yüklemek için zorlayarak bu sonuca vardım belki de yanlış sonuca varmışımdır. Ayrıca bu filmi eğlendirici yönü Looney Tunes karakterleri ve basketbol maçı sahnesi olur diye açtım fakat maç da basketbol maçı değildi tamamen kuralsız LeBron'u arka plana atan saçma sapan bir maç gibi geldi bana, Looney Tunes karakterlerini de daha fazla görmek isterdim. Ben de herkes gibi Looney Tunes karakterlerini 2 boyutlu olarak tanıdığım için 3 boyutlu hale geçtiklerinde pek de ısınamadım, çünkü benim gözümde hâlâ 2 boyutlu çizgi film karakterleri oldukları için garip geldi fakat yine popüler kültür 3 boyutlu şeyleri sever diyerek 3 boyutlu hale geçirdiklerini düşünüyorum. Oyunculuklar hakkında da LeBron'dan pek bi beklentim yoktu ama bu kadar da kötü oynamasını beklemiyordum açıkçası. En azından oyunculuk dersi verirler diye düşünüyordum ama sanırım onu bile yapmamışlar. Oyunculuklar çoğu yerde beni filmden kopardı. CGI'lar konusunda hakkını yememek lazım güzel yapmışlar ama şunu söylemem lazım göz önünde olan yerlere fazlasıyla odaklanıp arkalarda kalan yerlere pek de önem vermemişler. Bir iki yerde gözüme battı diyebilirim.
Sonuç olarak filmi beğenmediğimi söyleyebilirim. Birisi gelip bana “izlenir mi?” diye sorsa izle bence diyeceğim bir film değil. Space Jam 1996’nın katbekat altında kaldığını düşünüyorum. Warner Bros.'u da git gide daha kötü olmayı başarabildikleri için tebrik ediyorum.
